HARABELER
İlimizde : Dara Harabeleri Nusaybin Gırnavaz(Çağlar Köyü) HarabeleriFıtvarAkbağBeşikkayaTelbısımRamanusKefernut Dara Harabeleri (Oğuz Köyü) , Marin Harabeleri,
Harabeleri,
Harabeleri, Hofi ve Zaravan Harabeleri,
Harabeleri,
Harabeleri,
Harabeleri, Harabeleribulunmaktadır.
Harabelerden görüntüler
Mardin’in güneydoğusunda 30 km. uzaklıkta Oğuz Köyü’ndedir. Burası Eski Mezopotamya Bölgesinin en ünlü kenti iken bugün küçük bir köy yerleşmesihaline gelmiştir.
Bu antik yerleşim yeri, Büyük İskender’le Dara’nın savaşına da sahne olmuştur. Kent, İran Hükümdarı ünlü Darayuvaşi tarafından kurulmuş, çeşitli dönemlerde İranlılarla Romalılar arasındael değiştirmiştir. VII yy. sonlarına doğru Emeviler’in daha sonra Abbasiler’in XV yy.da Türkler’in eline geçmiştir. Kalıntılar arasındaki büyük kesme taşlar ve bulunan sikkelere bakılacak olursa Dara’nın geçmişte büyük ve görkemli yapılara ve zengin hazinelere sahip olduğu söylenebilir.
DaraKent Kalıntıları,kayalar içinde oyulmuş çevresi 8-10 kilometreyi bulan geniş bir alana yayılmıştır. Buralarda mağara evler vardır. Kalıntılardan çıkan taşların kentin diğer bölümünde kullanıldığı görülmektedir. Mağaraların doğusunda yer alan kayamezarlarıKuruçayla sınırlanmaktadır.
Asıl kent çevresi 4 kilometre surla korunmuştur. Güney ve kuzeye açılan iki kapısı vardır. İçkale kentin kuzeyinde ve 50 metre yüksekliğindeki tepenin üst düzlüğüne kurulmuştur. Kent kalıntıları içinde kilise, saray, çarşı ve depoları, zindan, tophane ve su bendi halen görülebilmektedir.
Köyün kuzeyinde, güneye doğru inen kayalar oyularak, görkemli bir su bendi yapılmıştır. Bugün de bentten su akmaktadır. Doğal etkiler sonucuzamanzaman yörede pek çok kültür varlığı gün ışığına çıkmaktadır.
Ayrıca köyün etrafında kayalara oyulmuş 6-7 kadar mağara eve rastlanır. Bunların tarihi Geç Roma(Erken Bizans) dönemine kadar gider
Necmettin Gazi Camii (Merkez Necmettin Mahallesindedir)
KasımTuğmaner Camii (Erkulu-Merkez 1. Cadde üzerindedir)
Reyhaniye Camii (Şeyh Mahmut-Merkez Hasan Ayyar Çarşısındadır)
Nasrettin Şehit ve Medresesi (Şehidiye-Merkez Şehidiye Mahallesindedir)
Hamidiye Camii (Merkez 1 .CaddeÜçyol altındadır)
Süleymanpaşa Camii (Molla Halil –Merkez Şehidiye Mahallesindedir)
Secaattin ve Mehmet Camii (Zerrer-Merkez Yeniyol üzerindedir)
Hamza-i Kebir Camii (Merkez Savur Kapı Mahallesindedir)
Şeyh Abdulaziz Camii (Merkez Cumhuriyet Çarşısının batısındadır)
Melik Eminettin El Emin Camii (Merkez Eminettin Mahallesindedir)
SıttiRadviyye Camii (Merkez Gül Mahallesindedir)
Şeyh Salih Camii (Sadullah Şar-Merkez Yeniyol üzerindedir)
Mahmut Türki Camii (Halife-Merkez Diyarbakır Mahallesindedir)
Zeyd Camii (Merkez Yenikapı Mahallesindedir)
Sarı Camii(Necmettin veya Maristan)
Şeyh Çabuk Camii(Merkez Çabuk Mahallesindedir)
Nizamettin Begaz Camii(Merkez Diyarbakır Kapı Mahallesindedir)
Kale Camii (Mardin Kalesi içindedir)
Dinari Camii (Pamuk–Merkez Kuyumcular Çarşısında)
Ulu Camii (Midyat Merkezinde)
Altunboğa Medresesi (Medrese)
Hüsamiye Medresesi (Merkez)
Savurkapı Medresesi (Merkez)
Melik Mansur Medresesi (Merkez)
Ben Ulu Cami'yim (Cami-i Kebir)
Her taşıma sinmiş ilahi duaları gök kubbeye taşıdım. Ben Ulu Cami’yim... Minarem gök yüzüne uzanan şehadet parmağım. Yüksekliğimle nerdeyse kaleye uzanırım. Etrafımda çarşılar kenetlenmiştir.
Benim minaremden yayılan ezan, kalede yansır. Rüzgar ilahi davetimi Mezopotamya'ya ulaştırır. 12. yüzyılda Artuklu görkemiyle inşa edildi minarem. Kutbettin İlgazi'ye hep müteşekkir kalmışımdır. Ne rüzgarların şiddeti, ne karların ağırlığı, inançla inşa edilmiş mabedimi yıkamamıştır.
Ben Ulu Cami’yim yüce bir medeniyetin bu güne bıraktığı miras. Her sabah güneş ilk ışığıyla beni selamlar. Dolunay nerdeyse miraneme konar. Hele sisli havalarda ruhum kasvetle dolar.
Ben Ulu Cami’yim. Dedim ya, ezanım çan kulesinin davetiyle yankılanır.
Ben Ulu Cami’yim benim suyum hiç bitmez. Kaledebirikirbuzgibisularsonraşadırvanımdakonaklar. Biliyormusunuz? Batıyabakankapımdahemenduvarınyanındakarabirtaş var. Çocuklarınellerinisürüpdilekdiledikleri.
Ben UluCami’yim. LatifiyeveŞehidiyeCamileri’ninminarelerinegözkırpan... Ben Mardin'im. UluCami’ninduvarlarınayazılankitabe.
.
Zeynel Abidin Camii ve Türbesi
Nusaybin ilçesinde Hz. Muhammed’in 13. torunlarından olan Zeynel Abidin adıyla anılan camide kendisinin ve kız kardeşi Zeynep’in türbeleri vardır. Hz. Muhammed’in berberliğini yapmış olduğu söylenen Selman-ı Pak’ın ziyaretgahı mevcuttur.
.
Koçhisar Camii (Kızıltepe Ulu Camii)
Yapımına Mardin ArtukoğullarındanYavlak Aslan tarafından (1184-1200) başlanmış ve kardeşi Artuk Aslan tarafından(1200 ila 1239)da tamamlanmıştır. Kıble duvarına paralel üç nef mihrap önünde iki nef boyunca 9.75 metreçapındatromplu bir kubbe ile kesilmiştir. Caminin iç kısmı, mihrabı ve duvarları zarif oyma işleme yazılarıyla süslenmiştir.
.
Melik Mahmut (Bab Es Sur) Camii
Yatık bir dikdörtgen alan kaplayan ve bir yanında ve yanlardan dar sokakların ayrıldığı evlerle ve çeşitli portal şeklinde taş işlemeli ana girişi küçük bir meydanda açık durumdadır. Melik Mahmut (1367-1368)’un burada defnedilmiş olmasından da bu camiye Melik Mahmut Camisi denmektedir.
.
Abdullatif (Latifiye) Camii
M.S. 1314’te Artukoğullarından Melik Salih ve Melik Muzaffer’in adamlarından AbdullatifBin Abdullah tarafından yaptırılmıştır. Minaresi Mısır Valisi Muhammet Ziya Tayyar Paşa tarafından inşa ettirilmiştir. Sultan Avis ve Melik Mansur burada gömülüdür.
.
Ben KasımiyeMedresesi'yim
İnançlarda duvarlardaki kanın Kasımpaşa’ya mal edildiği yer. Cihangir Bey Türbesi’nin yanı başı. Ovadan bakınca görürsünüz, bal sarısı taşların aksi, gözlerinizi kamaştırır. Küçük küçük odacıklarım vardır. Hep insanları eğitmek için kullandım oraları. Benim göbeğimde bir havuz var, üstü eyvanlı olan... Bir bilseniz bana ne kadar serinlik verdiğini. Ben Artuklu mimarisini yansıtırım. Kulak verin, evet, lütfen. İşitebiliyor musunuz taş işçilerinin çekiç seslerini? Son zamanlarda çok üzülür oldum. İşlemelerim dökülmeye başladı bir bir... Dış kapım yıkılmak üzere... Neyse...
Ben Kasımiye Medresesi... Cihangir’in oğlu Kasım’ın adıyla anılan. Ben yeri gelince bir külliye, bazen bir dergah oldum. Ama şimdilerde ziyaretçilerim çok arttı. Benimle ilgilenmeye başladı insanlar. Etrafımda ulaşılabilir yollar var.
Bir de mütevazı bir bekçi. Bilmiyorum ama herhalde bana sahip çıkacaklar. Benimle ilgili güzel haberler yazıyorlar.
Ben KasımiyeMedresesi’yim. Ne olursa olsun bu milletin kültürü, geçmişinden geleceğine aktarılan bir ecdat yadigarıyım. Ne olur bana kızmayın. Yüreğim dopdolu.
Ben KasımiyeMedresesi’yim. Sizden yardım bekleyen...
.
Zinciriye (Sultan İsa) Medresesi
Medrese Mahallesinin kuzeyindedir. 1385 yılında Melik Necmeddin İsa Bin Muzaffer Davut Bin El Melik Salih tarafından yaptırılmıştır. Timur ve ordusuyla mücadele etmiş olan Melik İsa bir süre bu medresede hapsedilmiştir.
Medresenin girişindeki taş işlemeler dikkat çekicidir. İki avlulu ve iki katlı olup, avlunun dışında kalan mekanlarla iyice yayılmış, dilimli kubbeleriyle uzaktan dikkati çeker. Medresede Sultan İsa Türbesi ve birçok eski kitabeler mevcuttur. Medresenin yüksekte kurulmasının amacı, rasathane olarak kullanıldığındandır. Mihrapta kullanılan taşa, ışık vurunca taş renk cümbüşüne dönüşür. Bu yapı Müze olarak da kullanılmıştır.
.
Şehidiye Medresesi ve Camii
Ana Caddenin güneyinde Şehidiye Mahallesindedir. Katip Ferdi, Sultan MelikNasruddin Artuk Aslan tarafından 1201-1239bu yapının yaptırılıp kendisinin de buraya gömüldüğünü bildirir. Medresenin tarihi için araştırmacılar genellikle 13.yüzyılın başını kabul ederler. Her iki durumda daMedrese 13.yüzyılın ilk yarısındakurulmuş olmalıdır.
1916 yılında Camiye bu gün ayakta duran minaresi ilave edilmiştir.
.
SıttiRadviyye (Hatuniyye Medresesi)
Kutbeddinİlgazi'nin annesi adına Sitraziye Camii ile aynı tarihte inşa ettirilmiştir. 12. Yüzyıl mimari özelliklerini taşır. İki katlı, iki eyvanlı revaklı avlulu bir yapıdır.
Camii içinde Hz. Muhammed'e ait olduğu kabul gören ayak izi mevcuttur. Lahitler bu yöredeki Artuklu eserlerinin en önemlilerinden biri olan bu medreseyi ayrıcalıklı bir konuma sokar.
TÜRBELER-ZAVİYELER
Cihangirbey Zaviyesinin Restorasyon Öncesi ve Sonrası Görünümü
Sultan Musa Türbesi
İlimizde : Sultan Musa Türbesi, Şeyh Lile Türbesi, Şeyh Salih Türbesi, Şeyh Hamit Türbesi, Musaip Türbesi vardır.
MAĞARALAR
Doğadan sakınmak, koruyabilmek kendini ve yakın çevresini, dünyanın varlığından beri insanoğlu için hep gerekli olmuştur.
Mardin, bu anlamda coğrafi özelliklerinin gerekleri doğrultusunda insanlar tarafından kaya kültürü ile paralel mağara kültürünü doğurmuştur. Mevcut bulunan mağaralar, içlerine girildikçe bizden öncekilerin sabrını, gücünü, sanat anlayışını görmemiz için imkan sunmaktadır.
İldeki Bazı Mağaralar:
Mardin Gızzelin (İplikDokuma), Şakolin ve Firiye Mağarası, Midyat Linveyri Şifa, Kefilsannur, Şenköy Kefilmelep, Kefilmardin, Hapisnas, Tınat, SavurKıllıt, Kızıltepe Hanika ve Salah, Nusaybin Hessinmeryem ve Sercahan, Mazıdağı Gümüşyuva ve Avrıhan, Derik Derinsu, Dırkıp, Haramiye Mağaraları vardır.
5.yy'da yapılmıştır. Şar Mahallesindedir. Kilise’deüç giriş kapılı ince taş işçiliği ile işlenmiş mihrapları, dörtyüz yıllık ahşap mihrap kapıları, 1500 yıllık kök boya ile baskı perdeleri, geniş avlusu içinde çan kulesi evi ve adeta dantel gibi işlenmiş taş oymacılığı örneklerinin yer aldığı divan mevcuttur. 1170 yılında kırk şehitlere ait kemikler bu kiliseye getirilmiştir. BugünMardin Metropolitlik Kilisesidir.
Meryemana Kilisesi ve Patrikhane
1860 yılında Patrik Antuan Semheri tarafından yaptırılan Kilise 21 sütun üzerine oturtulmuştur. Kilise’de: Kemer, yuvarlak taş sütunlar ve avluda korkuluklar yer alır. Patriğin oturma yeri ve İncil vaaz yeri, üzüm salkımlı motiflerinin ahşap el işçiliği ile bambaşka bir görünüm sergilemektedir.Kilisenin “Varnadrun, Baharan “koro balkonu aküstiktir.
Patrikhane, 1895 yılında Antakya Patriği İgnatios BenhamBanni tarafından inşa ettirilmiştir. 1988 yılında Kültür Bakanlığına devredilen Patrikhane, restore edilerek 1995 yılından itibaren müze olarak kullanılmaya başlanmıştır.
Eski Patrikhane binasının bir kısmı, ilde ana caddenin 1914-1915 yıllarındaAlmanlar’ın demirden yapılmış tekerlekli arabalarınıngeçebilmesi için yapılan genişletme çalışmalarında yıkılmıştır.1958 yılında ana cadde genişletilip Cumhuriyet Alanı ve yol bugünkü haline getirilmiştir.
Mor Yusuf Kilisesi (Surp Hovsep)
Meclis-i MebusanÜyesi Hovsep Kazasyanöncülüğünde 1894 yılında ibadete açılmıştır. İçinde 21 sütun bulunan kilisenin koro balkonu akustik olup, çok sayıda değerli ikonası vardır.
Deyrü’zzafaran Manastırı (Mor Hananya)
Ben Deyrüzzafaran Manastırıyım. Mardin ilinin 5 km doğusunda bulunan... Ben 639 yıl boyunca Dünya Süryanilerinin Patriklik Merkezliğini yaptım. Ama ben Süryani kültüründen çok önce vardım. Benim yapım tarihim Mardin ilinin kuruluşuna kadar gider. Biliyor musunuz? Yapımın bu kısmında taşlar harçsız olarak tavanda kenetlenmiştir.
Ben Şemsiliğin en eski mabetlerinden biriyim. Ben niye böyle uzaktayım biliyor musunuz? Doğayla, yaratılanla, yaradan ile baş başa kalmak için.
Ben Mardin'de çok mutluyum. Hep huzur içinde yaşadım. Benim edebiyatımın en büyük ustası Aziz Efraim, ilham verdi vücuduma. Benim dilim İsa'nın konuştuğu Aramice ile akraba, kökenim bilinen en eski Hıristiyan topluluğudur.
Ben Deyrüzzafaran Manastırıyım. Tarihin her safhasında çok önemli olan... Biliyor musunuz? Benim insanlarım dini, dili ne olursa olsun Mardin'de herkesle hep dostça yaşadı.
Ben Deyrüzzafaran Manastırıyım. Görkemli yapısıyla geniş arazide Hakk’a tapınmanın diyarı...
Ben Deyrüzzafaran manastırıyım her zaman misafir ağırlayan sevecen bir dost... Ben Hana Dolabani'nin mabediyim. Dünden bu güne gelen...
Deyru’lumur Manastırı (Mor Gabriyel)
Midyat’ın 18 km.doğusunda olup, Savurlu Mor Samuel ile Kartminli Mor Şemun tarafından MS.397’ de inşa edilmiştir. Manastır, 615’ten 1049’a kadar Metropolitlik Merkezi olmuştur.
Mor Yakup Manastırı (Nusaybin)
Nusaybin İlçe merkezindeki Manastır, Mor Şabo ve 11 öğrencisinin şehitliğine kadar Mecusi tapınağıydı. Tapınak kalıntıları üzerine MS.328 yılındaMor Yakup’un ölümünden sonra adına ithafen inşa edilmiştir. İçinde Türbesi vardır. XIX. yy.a kadar bünyesinde rahipler yaşardı. Taş işçiliğindeki mükemmeliyetçilik sanki bir su damlasının inanç ve sevgi ile taşlar arasında dans ettiği izlenimini verir
Midyat Meryemana Manastırı
Midyat Anıtlı(Hah) Köyündedir. Yöre Süryanilerinin genel kanısına göre Meryemana Manastırı, 3 Mecusi’nin gelip kurduğuşehirdir.
Mor Dımet Manastırı
Savur İlçesi Dereiçi Köyündedir. Manastıra gelen romatizma hastalarının iyileşmesi sebebiyle buraya “Romatizma Manastırı” da denilmektedir